Dr. Ahmet Özyiğit 1981 yılında Kıbrıs'ın Mağusa ilçesinde dünyaya geldi. Özgen ve Dr. Savaş özyiğit'in üç çocuğunun en küçüğüdür.

1998 yılında lise eğitimini Türk Maarif Koleji'nde tamamladıktan sonra Amerika'nın Kansas eyaletinde ekonomi alanında lisans ve yüksek lisans eğitimini tamamladı. Sonrasında yine aynı bilim dalında doktora eğitimini tamamlayan Özyiğit, bu alanda birçok makale yayınlamıştır.

Sonraları tıp bilimine ilgi duymaya başlayan Özyiğit, University of Nicosia Tıp Fakültesi'nde tıp eğitimi aldı. Bu eğitimin yanı sıra Leeds Üniversitesi'nde Klinik Embriyoloji üzerine yüksek lisans sonrasında University of South Wales'den de Endokrinoloji alanında lisansüstü eğitim aldı.

Eklektik bir akademik geçmişe sahip olan Dr. Özyiğit, özellikle kilo verme, metabolizma ve sağlıklı yaşlanma üzerine klinik çalışmalarını sürdürmektedir. American Academy of Anti-Aging Medicine'in aktif üyesi olan Dr. Özyiğit, hastalarına anti-aging, kilo verme ve beyin fonksiyonu iyileştirici tedaviler uygulamaktadır.

Anti-Aging

Anti-Aging ve Hücresel Yenilenme

Yaşlanma, insanlar da dahil olmak üzere tüm canlı organizmaları etkileyen kaçınılmaz bir doğal süreçtir. Yaşlandıkça hücrelerimiz ve dokularımız giderek bozulur, kırışıklıklar, azalan hareketlilik ve azalan bilişsel fonksiyon gibi çeşitli yaşlanma belirtileri ortaya çıkar. Ancak, bilimsel araştırmalardaki son ilerlemeler, anti-aging ve hücresel yenilenmenin etkileyici dünyasına ışık tutmuş, daha sağlıklı ve uzun bir yaşam umudu sunmuştur.

Hücresel Yenilenmeyi Anlamak:

Hücresel yenilenme, vücudun eski veya hasarlı hücrelerini yeni, sağlıklı olanlarla değiştirme yeteneğine denir. Bu süreç, doku onarımı, yara iyileşmesi ve genel sağlığın korunmasında hayati bir rol oynar. Tüm yaşamlar boyunca vücudumuz organları ve dokuları optimal şekilde çalıştırmak için sürekli olarak hücresel yenilenme sürecinden geçer.

Telomerlerin Rolü:

Kromozomlarımızın ucunda bulunan koruyucu kapaklar olan telomerler, hücresel yenilenme ve yaşlanmada önemli bir rol oynar. Her hücre bölünmesiyle birlikte, telomerler kısalmaya başlar ve zamanla bu kısalma hücresel işlev bozukluğuna ve yaşlanmaya yol açabilir. Araştırmacılar telomer uzunluğu ile yaşlanma süreci arasında güçlü bir ilişki bulmuş, bu da telomer temelli tedavilere anti-aging stratejisi olarak ilgi uyandırmıştır.

Anti-Aging Müdahaleleri:

Çeşitli müdahaleler ve yaşam tarzı faktörleri, hücresel yenilenmeyi destekleyerek ve genel sağlığı iyileştirerek anti-aging etkilerle ilişkilendirilmiştir. Bu müdahalelerden bazıları şunlardır:

Dengeli Beslenme

Antioksidanlar, vitaminler ve mineraller açısından zengin dengeli bir diyet,
hücresel sağlığı destekleyebilir ve yaşlanmanın temel sebebi olan oksidatif stresi azaltabilir.

Düzenli Egzersiz

Yapılan araştırmalarda fiziksel aktivite, hücresel yenilenmeyi iyileştirmiş, metabolizmayı artırmış ve genel sağlık ve uzun ömürü desteklemiştir.

Stres Yönetimi

Kronik stres, hücresel yaşlanmayı hızlandırabilir. Meditasyon, yoga veya farkındalık gibi stres azaltma tekniklerini benimsemek faydalı olabilir.

Uyku Kalitesi

Kaliteli uyku, hücresel onarım ve yenilenme için önemlidir. Yeterli ve dinlendirici uyku sağlamak, anti-aging çabaları için önemlidir.

Gelişen Anti-Aging Tedavileri:

Son yıllarda, hücresel yenilenme ve gençleşmeye odaklanan, umut vadeden anti-aging tedavileri araştırılmaktadır. Bu umut vaat eden yaklaşımlardan bazıları şunlardır:

1. Kök Hücre ve Eksozom Tedavileri: Kök hücreler, vücuttaki çeşitli hücre tiplerine dönüşebilme özelliğine sahiptir. Kök hücre tedavileri, hasar görmüş dokuları yenilemek ve genel sağlığı iyileştirmek için uygulanan hücre tedavileridir.

Öte yandan eksozom (exosome) tedavileri de son zamanlarda revaçta olan anti-aging müdahalelerine bir örnek teşkil eder. Eksozom tedavisi, hücresel düzeyde iletişim sağlayan ve hücresel rejenerasyonu desteklemesi beklenen eksozom adı verilen küçük veziküllerin kullanıldığı bir tedavi yöntemidir. Eksozomlar, hücreler arasında genetik materyal, proteinler ve diğer moleküllerin transferini sağlayarak hücresel işlevlerin düzenlenmesine katkıda bulunur. Bu tedavi, özellikle rejeneratif tıp alanında ve bazı hastalıkların tedavisinde potansiyel olarak kullanılmaktadır.

Eksozom tedavileri şu an daha çok ciltteki yaşlanma etkilerinin tamiratı, akne veya başka cilt izlerinin giderilmesi ve saç foliküllerinde oluşan hasarın giderilerek çıkan saç miktarının artırılması yönünde kullanılmaktadır.

2. Peptid Tedavileri: Peptid tedavisi, vücutta doğal olarak bulunan peptit adı verilen kısa protein parçalarının kullanıldığı bir tedavi yöntemidir. Bu peptitler, genellikle hücresel düzeyde çeşitli biyolojik süreçleri düzenlemek için kullanılır. Peptid tedavisi, hormon yerine geçen veya hücresel iletişimi etkileyerek çeşitli sağlık koşullarını yönetmeyi amaçlayan tedavilerdir. Örneğin, glukagon gibi hormonları taklit eden peptidler diyabet tedavisinde kullanılmaktadır. Bununla birlikte, yaşlanma ile birlikte vücuttaki üretimi azalan peptidlerin vücuda enjekte edilmesi, gençlik düzeyinde bir bağışıklık elde etmek için uygulanmaktadır. Ancak, peptid tedavileri hala birçok durumda deneysel aşamada olup, spesifik durumları ele almak için daha fazla araştırma gerektirmektedir.

BPC 157 – Body Protective Compound Nedir?
20Oca

BPC 157 – Body Protective Compound Nedir?

BPC-157, body protective compound adlı peptidin kısaltılmış adıdır. Türkçe’ye tercüme edildiği zaman vücut koruyucu bileşik…

Thymosin Alpha 1 ve Beta 4 Peptidleri
27Ara

Thymosin Alpha 1 ve Beta 4 Peptidleri

Timus bezi, Timosinler ve Peptid Tedavileri Timus bezi, bağışıklık sisteminin önemli bir organı olup, üst…

3. Senolitikler: Senescent hücreler, yani artık bölünmeyen hücreler, yaşlanmayla birlikte birikerek doku işlev bozukluğuna katkıda bulunabilir. Senolitik ilaçlar, bu senescent hücreleri ortadan kaldırmayı hedefler ve doku yenilenmesi ve gençleşmesini destekler. Dr. Ahmet Özyiğit’in klinik uygulamaları arasında bulunan senolitik tedavileri arasında:

Quercetin’in Sağlığa Olan Faydaları Nedir?
23Ağu

Quercetin’in Sağlığa Olan Faydaları Nedir?

Quercetin, bitkilerde doğal olarak bulunan güçlü bir flavonoiddir. Doğal bir antioksidan olan quercetin, çeşitli…

Glutatyon Takviyesinin Kullanım Alanları Nedir?
22Ağu

Glutatyon Takviyesinin Kullanım Alanları Nedir?

Glutatyon tüm antioksidanların anası olarak da bilinir. Vücudumuzu toksinlerden arındırmaya yardımcı olur ve hastalıklarla…

NAD+ IV Tedavisinin Genel Faydaları Nedir?
22Ağu

NAD+ IV Tedavisinin Genel Faydaları Nedir?

NAD+ IV Tedavisinin Genel Faydaları: Bilişsel yaşlanmayı yavaşlatırSağlıklı beyin fonksiyonuna katkı sağlarKronik yorgunluğa karşı…

4. Telomeraz Aktivasyonu: Telomeraz, telomerleri uzatabilen bir enzimdir ve hücresel yaşlanmayı yavaşlatma potansiyeline sahiptir. Telomeraz aktivasyon tedavileri, hücresel yenilenmeyi teşvik etmeyi ve yaşlanmanın etkilerini önlemeyi amaçlar. Telomeraz enziminin aktivitesini artırmak için merkezimizde Epitalon tedavisi uygulanmaktadır:

Epitalon’un Sağlık Üzerindeki Faydaları Nedir?

5. Red Light Therapy: Düşük seviyeli lazer tedavisi (LLLT) veya fotobiyomodülasyon olarak da bilinen kırmızı ışık terapisi, son zamanlarda hücresel gençleşme, yara iyileşmesi, cildin yenilenmesi ve kolajen üretiminin artması gibi faydaları açısından popülarite kazanmıştır.

Red Light Therapy – Kırmızı Işık Terapisi

Hücresel yenilenme ve anti-aging mekanizmalarındaki anlayışımız derinleştikçe, daha sağlıklı ve uzun ömürlü bir yaşamın potansiyeli artar. Birçok müdahale ve tedavi büyük potansiyele sahip olsa da, herhangi bir anti-aging stratejisine dikkatli bir şekilde yaklaşmak ve nitelikli sağlık uzmanlarıyla danışmak önemlidir. Sağlıklı bir yaşam tarzını benimsemek ve bilimsel ilerlemeleri takip etmek, enerjik ve tatmin edici bir yaşlanma süreci için yol açabilir.

S.S.S

Cevabı bulamadınız mı?

Anti-aging nedir?

Anti-aging, yaşlanmanın etkilerini azaltmaya, geciktirmeye veya tersine çevirmeye yönelik farklı tedavi ve uygulamaların genel adıdır.

Hangi yaşta anti-aging tedavilerine başlamak gerekir?

Anti-aging tedavilerine başlamak için kesin bir yaş aralığı yoktur. Bununla birlikte, genellikle 25 yaş üzeri kişilerde kullanmı daha uygundur.

Anti-aging tedavilerin zararı var mıdır?

Anti-aging tedavileri, doğru kişi tarafından doğru şekilde uygulandığında genellikle zararlı değildir. Ancak yanlış kişiler tarafından uygulanması veya yanlış ürünlerin kullanılması istenmeyen sonuçlara neden olabilir.

Anti-aging tedavileri ne kadar sürer? Ne sıklıkla yapılmalıdır?

Anti-aging tedavilerinin süresi tedavinin cinsine göre değişir. Bazı tedaviler birkaç dakika sürerken bazıları birkaç saat sürebilir. Anti-aging tedavilerinin ne kadar sık yapılacağı tedavinin türüne ve kişinin ihtiyacına göre değişir. Bazı tedaviler ayda bir kez yapılabilirken bazıları yılda bir kez yapılabilir.